Tam bir yıl oldu: Soma’dan üç kare üç mesaj…

Soma faciasının üzerinden tam bir yıl geçti.  O günlerde çektiğimiz acıları unuttuk mu? Belki.  Peki ya verilen mesajları. Gözleri dolduran, tüyleri diken diken eden mesajlar vardı hani? 

Binler mesajdan sadece üç kare ile verilen üç mesajı tekrar hatırlatalım istedik.


 

Kader.

Belki ihmâl, belki gerekeni imhâl, belki tuzak. Hepsi ihtimal. Gerçek olan tek şey ölümün hakikati, acı, hüzün, yetimlerin feryadı, eşlerin ağıtları, yıkılan ümitleri..

Acı çok şey öğretir insana. Bazen fark ettirir gizli hakikatleri .

Soma’dan gelen üç kare “bizi, bize hatırlatıyor.”
Sadece üç kare ama çok şey anlatıyor.
Üç “kararmış” kare, örtemiyor yüreklerin aydınlığını..
Üç kare “acıdan menfaat umma” diyor.
Üç kare, “acı fedâkarlığa engel değil” sedasını çınlatıyor.
Üç kare, otuz yılda alınamayacak “diğergamlık dersi” veriyor.

Kare 1:

soma 1

Bu kare, “Ben kurtuldum, çoluğuma çocuğuma koşayım” demiyor. Açıyor elleri “Kader’in sahibine” yalvarıyor.
Bu kare, kilometrelerce uzaktakiler ile birleşmiş bir ağı temsil ediyor. Varlığın da, yokluğun da sahibinden güzel olanı istiyor. Umuda manevi yolculuk yapıyor…

Kare 2 :

soma2
Bu kare, çok daha fazlasını anlatıyor paylaşmanın. Ekmeğini paylaşmanın, parayı paylaşmanın, eğlenmenin, vakit geçirmenin çok daha fazlasını.
Bu kare, bebeğin “babam nerede?” dememesi uğruna “canından vazgeçmeyi” simgeliyor. Mahmut’a, O’nun çocuğu için canını hibe etme talebini haykırıyor.
Bu kare, gözden akan yaşların üzerine nakış nakış işlenmiş “canım feda olsun günahsız yavruya” ifadelerini yüreğimize saplıyor..

Kare 3 :

soma 3

Bu kare, hakettiğini düşündüğü şeyi alamayınca ortalığı yıkanlara “hadsiz” diye sesleniyor. Belki kendinden sonra oraya uzanacakları düşünüyor, belki bir ambulansı kendinden kıymetli görüyor. Kimse bilmiyor.
Anlatmak zor ama, sineleri, “sen ne kadar büyüksün be adam!” ilanına mecbur bırakıyor.

Siz,
ne kadar aydınlıksız, karamış yüzlerinizle,
ne kadar incesiniz, acınızdan menfaat devşirmeye çalışanlara,
ne kadar düşüncelisiniz, arkada bıraktıklarınızın acısını hiçe sayanlara,
hüznünüzden siyaset yapanlara,
kalbi kararmışlara rağmen,
İnatla.

“Göçük altında ölen şehittir” buyuran Alemlerin Efendi’sinin bu müjdesine, evine helal rızık götürmek gayesi ile bin bir türlü sıkıntı çekerken hayatları sona eren kardeşlerimizin de dahil olması duasıyla..

 

Salih Kartal
Musellem.net kurucu yazar...